A Milli Erkek Basketbol Takımı, 2025 Avrupa Şampiyonası A Grubu’ndaki 4. maçında Estonya ile karşı karşıya geliyor. Letonya’nın başkenti Riga’daki Xiaomi Arena’da oynanacak mücadele, 1 Eylül Pazartesi bugün saat 14:45’te başlayacak. Karşılaşma TRT Spor ekranlarından naklen yayınlanacak.
Estonya, Sırbistan karşısında yaşadığı ağır yenilginin ardından hızlı bir toparlanma sürecine girdi. Önce ev sahibi Letonya’yı son saniyelere kadar zorlayarak dirençli bir oyun sergilediler, ardından Çekya’yı farklı bir skorla mağlup ederek gruptan çıkma umutlarını artırdılar. Özellikle Çekya karşısında Kristian Kullamae’nin 16 sayılık performansı ve Henri Drell’in 15 sayı katkısı öne çıktı. Ancak Siim-Sander Vene’nin sakatlığı, takımın dengelerini ciddi şekilde sarstı. Vene’nin yokluğunda Estonya, en güvenilir hücum opsiyonlarından birini kaybetmiş oldu ve bu durum Kullamae ile Drell’in üzerindeki sorumluluğu daha da artırıyor. Bunun yanında Janari Joesaar ve Sander Raieste’nin de çift yönlü katkıları takımın ayakta kalması açısından kritik olacak.
Milli takımımız ise ilk üç maç itibarıyla yalnızca Almanya ile birlikte turnuvanın en dominant takımlarından biri olduğunu kanıtladı. Letonya, Çekya ve Portekiz karşısında elde edilen net galibiyetler, hem oyun düzeninin hem de bireysel performansların üst seviyede olduğunu gösterdi. Alperen Şengün, Houston Rockets’taki formunu milli takıma da taşırken, oyunun her iki yönünde sergilediği etkinlikle adeta “Baby Jokic” benzetmesini haklı çıkarıyor. Cedi Osman’ın formda görüntüsü, Shane Larkin’in yapıyı bozmadan ikinci skor opsiyonu rolünü üstlenmesi ve Furkan Korkmaz’ın ritim bulmaya başlaması, Ergin Ataman’ın ekibini çok daha tehlikeli bir hale getiriyor. Ataman’ın “final oynayacağız” sözleri yalnızca iddialı bir açıklama değil, aynı zamanda sahadaki güvenin de bir yansıması. 12 Dev Adam, grup aşamasındaki bu istikrarlı performansıyla madalya yolunda en güçlü adaylardan biri konumuna yerleşmiş durumda.
Bu karşılaşmada kağıt üzerinde güç dengesi oldukça net görünüyor. Estonya’nın Vene’nin yokluğunda üretkenliği düşüyor ve rakiplerini savunmada zorlayacak gerekli sertliği sergileyemiyor. Ay-Yıldızlılar ise şu ana kadar sadece galibiyet almakla kalmadı, rakiplerine oyun üstünlüğü de kurdu. Alperen’in boyalı alan hakimiyeti, Cedi’nin iki yönlü katkısı ve Larkin’in oyun aklı, Estonya’nın direnç göstermesini oldukça zorlaştıracaktır. Estonya’nın tek şansı, yüksek yüzdeyle dış şut sokabilmeleri ve tempoyu kontrol altına alabilmeleri; ancak milli takımımızın kadro kalitesi ve oyun disiplini bu ihtimali çok düşük kılıyor. Beklediğim senaryo, 12 Dev Adam’ın erken farkı açarak maçı rahat şekilde yönetmesi ve bir kez daha 90 sayı baremini aşması.
